Tarihe Tanıklık
1400. yıl vesiyle tarihe tanıklık ettiğimizi belirten Hasan Gümüş şunları kaydetti: “Recep ve Şaban aylarını uğurladık. Ramazan ayını ve Kadir Gecesini kutluyoruz. Çok önemli günlerden geçiyoruz. Kur’an-ı Kerim’in indirilmeye başlanmasından itibaren tam 1400 yıl geçmiştir. 15. asra girmiş bulunuyoruz. İleride 16. ve 17. asırlarda da inşaallah torunlarımız, 1400. yılında da kutlamalar yapılmış diyerek bugünleri yad edecekler.”
Ramazan Alışkanlıklarımızı Sürdürelim
Ramazan ayına da veda etmek üzere olduklarını belirten Hasan Gümüş sözlerini şöyle sürdürdü. “Recep ve Şaban ayları geldi, geçti, uğurladık. Ramazan da elveda demek üzere. Halbuki alışmıştık. Sahura, teravihe, iftara, oruca alışmıştık. Ama Ramazan’a da elveda diyeceğiz. Ancak güzel hasletlerimizi Ramazan’dan sonra da devam ettirmeye çalışalım. Şevval ayında altı gün oruçlarını tutalım. Böylece oruçlu günlerden oruçsuz günlere yumuşak bir geçiş de yapmış oluruz. Abdestli gezmeye devam edelim. Namazları ihmal etmeyelim. Kur’an okumaya, Kur’an’la olan ilişkimize devam edelim. Hiç olmazsa sahura kalktığımız gecelerde teheccüt fırsatını değerlendirelim, teheccüt namazlarını kılalım.”
Konuşmasında Orucun faziletlerinden ve Ramazan’ı güzelliklerinden bahseden Hasan Gümüş, “Dışarıda bakıyorum, adam sapasağlam ama oruç tutmuyor. Hem de aleni olarak yiyip içiyor. Vah onların haline. Kendi hallerine yansınlar. Bizler oruç tuttuk, aç susuz kaldık, ne oldu? Ölmedik. Yaşlılarımız dahi oruç tuttular ama ölmediler. Ramazan’ın güzelliklerinden azami ölçüde istifade etmeye çalışalım. Başı rahmet, ortası mağfiret, sonu ise cehennemden kurtuluş olan bu ayda cehennem ateşinden kurtuluş müjdesine erelim” dedi.
Daha sonra, okunmuş olan hatm-i şeriflerin duası ve kılınan teravih namazı ile program sona erdi.